sayfalar

3 Mart 2012 Cumartesi

Mescidi Dırar

Camiler yüce Allah'ı anmak için yapılır. Siz hiç caminin kullanılarak Allah'a ihanetin tezgâhlanacağını düşünebilir misiniz? Elbette hayır. Ama ne yazık ki İslam Tarihi'nde caminin-mescidin Müslümanları bölmek ve
Yüce Allah'a ihanet tezgâhlamak niyeti ile kullanıldığı olmuştur. Kuran- ı Kerim böyle bir olayı çok çarpıcı bir üslupla anlatır bize. Neden anlatır.

Şundan dolayı anlatır. Müslümanlar son derece dikkatli ve uyanık olsunlar ve İslam düşmanlarının her türlü fırsatı değerlendirebileceğini akıllarından çıkarmasınlar.

Olay Hz. Peygamber (sav) zamanında meydana gelmiştir. Peygamberimiz Tebük seferi için hazırlık yapmaktadır. Ashab hazırlanmış, yolculuk başlamak üzeredir. Bu esnada Hz. Peygamber'e gelen bir grup sahabe, Avf oğulları mahallesinde bir mescit yaptıklarını haber verirler. Bu grup Peygamberimizden mescitlerinin açılışını yapmalarını isterler. Hz. Peygamber yol üzerindedir. Bu nedenle de hemen olumlu cevap vermez. Şöyle buyurur: "Tebük'ten döndükten sonra açılışını yaparım."

Hz. Peygamber Tebük seferinden döner. Tebük seferi savaş olmayan, stratejik bir askeri harekâttır.



Bir anlamda Medine hakkında ihanet düşünen güçlere karşı bir gövde gösterisidir. Uzak ve meşakkatli bir yolculuktur. Bu seferde birçok mucize meydana gelmiştir. Olağanüstü, ilginç bir yolculuktur.



Ama konumuz şimdilik bu olmadığı için, sadece bu kadarını belirtmekle yetineyim.



Nihayet Hz. Peygamber dönüş yolculuğuna başlar. Medine'ye bir saat mesafedeki Zi Evan denen mıntıkaya gelince daha önce Peygamberimize gelenler yolda orduyu karşılar ve mescidin açılması için peygamberimizi davet ederler. Onlar mescidi şu niyetle yaptıklarını açıklamışlardı: "Ey Allah'ın Resulü! Bildiğiniz gibi toplumda, hasta ve yaşlılar vardır. Kış gecelerinde, yağmurlu gecelerde mescidinize gelmekte zorlanıyoruz. Sel geleceği zamanlarda aramızda namaz kılmak için böyle bir mescit yapmak ihtiyacı hissettik. Sizden ricamız, bu mescidimizi açmanız ve burada namaz kılmanızdır." Hz. Peygamber (sav) davete olumlu cevap verecekken, Cebrail vahiyle gelir. Gelen ayetler son derece sarsıcıydı. Ayetler şöyleydi = Müminlere zarar vermek, inkâr etmek, müminlerin arasını ayırmak ve daha önce Allah ve Resulü ile harb eden kimseye gözetleme yeri yapmak için bir mescit yapanlar vardır. (Onlar) 'İyilikten başka bir şey istemedik' diye yemin edecekler. Halbuki Allah şahitlik eder ki, şüphesiz onlar elbette yalancıdırlar. (Tevbe, 107)



Ayetler son derece açık ve netti. Yüce Allah açıkça, bu mescit ihanet amacıyla yapılmıştır.

Müslümanların aleyhine bir ihanet merkezi olarak tasarlanmıştır diyor. Çünkü ayetlerin devamında şu ifadeler yer almaktadır.



"Orada hiçbir vakit -namazadurma.



İlk günden beri takva üzere kurulan -kuba- mescidi elbette içinde namaza durmana daha layıktır.

Orada -günahlarından- temizlenmeyi seven erler vardır. Allah da iyice temizlenenleri sever." (Tevbe, 108)

Kuran-ı Kerim, yapılmış olan bu mescidi zarar mescidi -Dırar Mescidiolarak ilan ediyor ve orada namaza durulamayacağını haber veriyordu. Ayetleri alan Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) sahabeden iki kişiye talimat verir ve "gidin ve yüce Allah'ın ihanet amacıyla kurulduğunu ilan ettiği bu mescidi yıkınız" buyurur.



Mescit, daha doğrusu bu ihanet merkezi yıkılır.



Bundan sonra olayın gizli tarafları deşifre olur.



Mescit gibi inşa edilen bu yerin altında, cephanelik olduğu ortaya çıkar. Meğer bu mescit, Ebu Amir rahip isimli münafığın isteği ile Medineli münafıklar tarafından inşa edilmiş. Meğer Ebu Amir isimli İslam düşmanı perdenin gerisinde şöyle demiş:

Mescit yapınız. Gücünüz yettiği kadar silah ve mühimmat hazırlayın. Ben, Rum kralı Kayser'e gidip oradan asker getireceğim.



Muhammed ve arkadaşlarını buradan vurup attıracağım.

Bu ihaneti hazırlayanların elebaşları 12 münafıktı.



Bu münafıklar saf ve temiz niyetli Müslümanların bir kısmını da kullanmışlardı. Hz. Peygamber yıktırdığı bu mescidin yerini çöplük alanı olarak ilan eder.



Mescidi Dırar deneyimi müthiş bir derstir. İhanet niyetinde olanların her mukaddesi ve değeri kullanabileceğini göstermektedir. Hz. Peygamber'i ve sahabeyi vurmak isteyenler kilise veya başka bir şey inşa etmiyor, mescit inşa ediyorlar. Mescitle Hz. Resulü vurmak, Müslümanları bölmek istiyorlar.

İslam'ın hariminden, İslam'ı vurmaya çabalıyorlar.



Elbette Mescidi Dırar bir örnektir, elbette bir tarihtir. Ama tarih geleceğe ışık vermezse eskilerin masallarından başka hangi anlama gelir ki. Bilmek lazım ki, dünün Ebu Amir'leri bugün de, yarın da olmaya devam edecektir. Burada önemli olan nokta, biz iman eden bütün müminlerin Hz.Peygamber gibi oyunları ve tezgâhları iyi ve yerinde teşhis etmemizdir.